para adam Zahid Çetinkaya

para adam Zahid Çetinkaya

Meta hırsı ve nesneleşme üzerine tekinsiz distopik bir öykü…

Fraktal Para Adam

Zahid Çetinkaya’nın yönetmen koltuğuna oturduğu, üç kısa filmden oluşması planlanan Fraktal filmleri serisinin ilki “Fraktal: Munchies” çeşitli festivallerden ödüller ile dönerken dijital gösterim platformlarında da kendisine yer bulmuştu. Serinin bu ilk filmi tüketim toplumu ve kültür endüstrisi konularını ele almıştı. Seri filmlerinin senaryolarını Yağmur Türkan Caner ile birlikte yazan yönetmen Zahid Çetinkaya, kısa film serisine ilham olan fraktaller ve onların geometrik yapılarının kendileri üzerinde yarattığı duygunun, düzen içindeki düzensizlikleri ve nesillerin değişmeyen döngüsel sorunlarını bu filmler ile anlatabilecekleri bir yol olduğunu verdiği bir röportajda bizlere söylemişti.

Bu bağlamda Fraktal film serisinin ikincisi olan “Fraktal: Para Adam”, Doğu Yücel’in Para Adam öyküsünden yola çıkarak biz sinemaseverler ile buluşuyor. Şu anda dijital platform Mubi’nin gösterim kataloğunda yer alan film, kapitalist tüketim toplumunun ana hatlarını beyaz yakalıların iş hayatı üzerinden distopik bir anlatı ile işliyor. Film meta hırsı, tek tipleşme, kendine ve ötekine yabancılaşma, mobbing, nesneleşme, mükemmeliyetçilik, gözetim mekanizması gibi endüstriyel kültürün alt karakterleri sayılabilecek çoğu kavramı serisinin ilk filmi ile örtüşen bir perspektifte ele alıyor.

para adam Zahid Çetinkaya

Filmin oyuncu kadrosunda, Baki Çiftçi, Mehmet Cerrahoğlu, Murat Niyazi Emre, Tolga Güleç ve Cem Okan Yılmaz yer alıyor. Murat Niyazi Emre’nin serinin ilk filmi olan Fraktal: Munchies‘te göze çarpan başarılı performansından sonra ikinci filmde de oyuncu kadrosunda yer alması yönetmenin gelecek projelerinde vazgeçemediği oyunculardan biri olacağına işaret ediyor.

Filmin introsu kendine benzeyen simetrik bir fraktal olan Sierpinski üçgenine ait görsel ile başlıyor. Filmin önsüzünü bu introda okumak yanlış olmayacaktır. Yönetmen filmi üç bölümden oluşturmuş. Birinci ve üçüncü bölüm döngüselliğe gönderme yaparak birbirine simetrik sahnelerin çekildiği bölümlerden oluşuyor. Filmin ikinci bölümü ise beyaz yakalı sınıfın iş dünyası özelinden meta fetişizmi, nesneleşen insanı, mobbingi, gözetim ve denetim toplumunun yarattığı bireysel yığınları ve otoriteyi çarpıcı bir dille tanımlıyor.

Döngüselliği vurgulayan filmin birinci ve üçüncü bölümünde çok katlı bir plazaya bir tabutun getirilmesi ve iş merkezinden geri dönüştürülebilir sembollü bir atık konteynerinin çıkarılması ile başlıyor ve yine aynı sahne ile bitiyor. Filmin açılış ve kapanış sekanslarında bu benzerlik, ilham alınan fraktallerin büyük şekline keyifli bir gönderme olmuş.

para adam Zahid Çetinkaya

Başrol Caner (Baki Çiftçi) iş merkezine tabutta getirildikten sonra kefen içinde asansöre bırakılır. Kefenini yırtan Caner günlük rutin mesaisine başlar. Döngüselliğin ilk başlangıcının tam da burası olduğu düşünülebilir. Caner’in X Corp şirketinin yaka kartındaki üç başlı köpek resmi ise Yunan mitolojisindeki Hades’in ölüler ülkesine bekçilik yapan Kerberos’tan yola çıkmış olsa gerek. Çok katlı bu iş binasında çalışan herkesin aslında birer ölüden farksız olmadıklarını anlatmak istiyor sanki. Rutin mesaisine ofisinde başlayan Caner, belli ki diğer ofis çalışanları ile aynı pozisyonda çalışmayı hak etmediğini ya da henüz yeteri kadar başarı ve para hırsı ile güdülenmemiş olsa gerek, sıkılmış, kendinden emin ve umursamaz tavırları ile çalışma ofisine ait olmadığını bizlere sezdirmek istiyor. Çalışma ofisindeki klonlanmış masaların üstündeki kahve ve enerji verici kola içecekleri beyaz yakalıların sağlıksız alışkanlıklara gönderme yaparken, çalışanların senkronize hareketleri ise fraktallerin birbirine benzeyen küçük şekillerini modellemiş gibi.

Serinin ilk filminde de izlediğimiz başarılı oyuncu Murat Niyazi Emre, bu filmde X Corp şirketinin bir yöneticisi olarak karşımıza çıkıyor. Meta fetişizmini pekiştirmek maksatlı motivasyon semineri için şirket çalışanlarına konuşma yapan Murat Niyazi Emre, Cesur Yürek filmindeki William Wallace’ın İskoç askerlere yaptığı özgürlük konuşmasını aratmayan performansı ile bizlere ne kadar başarılı bir oyuncu olduğunu bir kere daha gösteriyor. Konuşma finalini başarı ve para sloganı ile bitirirken önceki filmden aşina olduğumuz beyaz duman tekrar karşımıza çıkıyor. Caner’in nesneleşmesini de tetikleyen beyaz dumanın bu filmde uyuşturucu madde metaforu olarak kullanılması çok doğru bir seçim olmuş.

para adam Zahid Çetinkaya

Beyaz dumanın etkisi altındaki çalışanların belli aralıklarla anonsu yapılan “Para, başarı ve emirler kutsaldır.” mottosu ile iş hayatında sürekli ilerlemeye ve mükemmeliyetçiliğe zorlandığı görülüyor.

Kutsallık mottosunu içselleştiren Caner, kurtlar sofrasında olduğunu gayet iyi bilmekte ve önüne çıkacak tüm engellemeleri aşmak için etik dışılık dahil olmak üzere her yöntemi kullanmaya niyetlidir.

Filmin kamera açılarını, yakın plan çekimlerini ve filmin yükselme sekanslarında duyduğumuz müzikleri çok beğendim. Sanat yönetmeninin fütüristik dekor tasarımı ve retro ve neon objelerin sarı ve kırmızı ışıktaki uyumlu kullanımı filmin atmosferini etkileyici yönde farklılaştıran görsel öğeler olmuş.

Caner “para adam” olma yolunda evrimleşmesinin ilk sabahına tam da böyle bir atmosferde uyanırken saçlarından çıkan kağıt para filizlerini fark eder. Caner’in Para Adam’a evrilmesi sandığından çok daha sancılı bir süreç olacaktır. Filmin üçüncü ve son bölümü tam da bu sancılı sürecin sonu ile başlıyor.

Nasıl mı? Bunun cevabı sanırım alt satırdaki temenni de saklı.

Herkese iyi seyirler …

para adam Zahid Çetinkaya

Film Rumen filozof Emil Michel Cioran’nın, “Vaktiyle bir benliğim vardı: artık sadece bir nesneyim.” sözü ile başlıyordu. Ben de yazımı doğa tarihi ve evrim teorisi üzerine felsefi yazılarıyla tanınan Amerikalı fizyolog ve bilim insanı Homer Smith’in “Eğer fraktalları seviyorsanız, bu onlardan oluştuğunuz içindir. Eğer onlara dayanamıyorsanız, bu kendinize dayanamadığınız içindir” sözü ile sonlandırıyorum.

“Fraktalleri seviyor muyuz yoksa onlara dayanamıyor muyuz?”

Mesut Akgeyik

Please follow and like us:
Pin Share

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir